Bu seferki İtalya seyahatimizde mutlaka göreceğiz diye planladığımız tek yer Pompeii oldu.
Pompeii, Antik Roma’yı anlamak için ziyaret edilebilecek en zengin ve en büyük arkeolojik alanlardan biri.
Milattan sonra 79 yılında, Vezüv Yanardağı’nın küllerinin altında kalmış ve unutularak 2000 yıl önce olduğu haliyle korunmuş.

Pompeii'deki Amfitiyatro, hayatta kalmış en eski Roma Amfitiyatrosu
Pompeii'nin Tarihi
Vezüv, Avrupa kıtasındaki sayılı aktif yanardağlardan biri.
Pompeii de milattan önce Vezüv’ün eteklerine kurulmuş bir şehir. Vezüv’ün aşağı yukarı 2000 senede bir patlaması gerektiği düşünülüyor. Yani Pompeii’de yaşayanların, hemen yanlarındaki dağın koca bir şehri yok etmeye gün saydığından haberleri yokmuş.
Şehrin yok olduğu dönemdeki nüfusu 10.000 – 12.000 olarak tahmin ediliyor. Bu nüfusun üçte birinin köleler olduğu düşünülüyor. Pompeii, Roma Kolonisi olmadan önce tarihte fazla bir bilinirliği yok. Roma buraya el koyduktan sonra şehrin profili değişiyor. Roma’da yaşayan zenginler, hatta rivayete göre Neron bile burada kendine ev yaptırıyor.
Vezüv’ün patlamasından önce Pompeii’de depremler oluyor. Hatta patlamadan 10 sene kadar önce olan bir deprem şehre epey zarar veriyor. Patlama yaklaştıkça küçük depremlerin sıklığı da artıyor.
Vezüv tamamen patlamadan önceki gün içinde de ufak sinyaller veriyor. Yani şehirde yaşayan zenginlerin bu durumdan hiç şüphelenmemiş olmaları pek mümkün değil. Bir kısmı zaten şehri terk ediyor, bir kısmı ise patlamaların başında kaçmaya başlıyor. Şehirde 2000 kişinin öldüğü tahmin ediliyor. Ölenlerin çoğunun köle olması muhtemel.

Patlamalar başladığında insanlar direkt olarak lavlardan ölmüyor, ortamdaki ısının aşırı derecede yükselmesi, volkandan havaya saçılmaya başlayan taşların darbesi ve patlama esnasında havaya yayılan zehirli gazlar şehirde kalanların kaçamadan can vermesine sebep oluyor. Bunlardan saklanıp etkilenmemeyi umanlar ise, üzerlerine yağan metrelerce volkanik külün ağırlığı altında ezilip yok oluyorlar.
İlginçtir, Antik Yunan Mitolojisi’nde bu bölge Herkül’ün devlerle savaştığı ateşli / yanıcı yer olarak tasvir ediliyor. Hatta Pompeii’nin yakınındaki ve Pompeii ile aynı kaderi paylaşan Herculaneum şehrinin ismi bu kahramanlık hikayesinden geliyor. Muhtemelen Vezüv o zamanlar da hareketliydi; ancak bu metafor belli ki Pompeii halkına ulaşmamış.
Pompeii’nin bu volkanik ve sismik olaylardan önce, deniz kıyısında ve şuankinden 4 metre daha alçakta olduğu tahmin ediliyor. Bugün şehir denizden 2 kilometre kadar içeride.
Bu trajik olaydan sonra Pompeii tarihten siliniyor ve 18. Yüzyılda su kanalı için yapılan bir kazı sırasında tesadüfen fark ediliyor. Yani şehir neredeyse 1700 yıl boyunca dokunulmadan ve yağmalanmadan korunmuş oluyor. Geçtiğimiz yüzyılda da gerçek anlamda arkeolojik çalışmalar yapılarak şehir gün ışığına kavuşuyor.

Pompeii'de sokaklar. Yaya kaldırımlarının ortasında kalan yollardan düzenli olarak su akıtılarak şehrin kanalizasyondan arındırılması sağlanıyormuş. Üstündeki taşlar yayaların ayakları ıslanmadan karşıdan karşıya geçebilmesi için.

Ben ilk kez bir antik kentte bu kadar renkli evler ve düzgün kalıntılar gördüm. Türkiye’deki Efes de bu arada gerçekten çok iyi; ama burası pek fazla yağmalanamadığı ve üzerine yeniden yerleşilemediği için tabi ki çok inanılmaz bir şekilde korunmuş.
Pompeii’deki yaşamın keşfinin ardından, belli kesimlerin söylemeyi sevdiği “Tanrı tarafından cezalandırıldılar” hikayesi başlıyor. Yaşayanların çok zengin olması, kölelerin çok kötü şartlarda zincire vurulmuş olarak yaşıyor oluşu, vahşi gladyatör yarışları ve bir de tabii genelevlerden çıkan mozaikler bu söylemi pekiştirmiş.
Buradaki genelevlerden çıkan mozaikler uzun bir süre İtalya Hükümeti tarafından halktan gizli tutuluyor. Hem eşcinsel öğelerin olması hem de çok detaylı mozaikler olması birilerini rahatsız etmiş olmalı.
Genelevlerde çeşitli pozisyonları gösteren mozaiklerin ne amaçla yapıldığına emin olamamışlar. Buraya çok farklı yerlerden denizciler geldiği için, dil bilmeden ne istediğini mozaiklerden seçerek anlatabiliyor olmaları ihtimallerden biri, ya da sadece gelenlerin gözüne hitap etmesi için de yapılmış olabileceği düşünülüyor.
Genelevlerde çalışan kadınların da köle olduğu biliniyor. Romalı zenginlerin kendi eşleriyle çocuk yapmak dışında bir cinsel ilişkisi yok. Seks için erkeklerin geneleve gitmesi normal bir durum olarak görülüyor. Hatta şehre ticaret için gelenlerin, genelevleri kolayca bulabilmesi için taştan oyulmuş penisler ok gibi yol işaretleri olarak kullanılmış.

Pompeii'den çıkan mutfak eşyaları devasa bir alanda muhafaza ediliyor
Velhasıl, gelelim taşlaşmış insanlar muhabbetine. Pompeii’yi gezerken taştan yapılmış birçok insan figürüyle karşılaşıyorsunuz. Bunu birçok blogda, günahtan ve şehvetten cezalandırılıp taşlaşmış insanlar olarak yazmışlar. Bu ne biçim magazin anlayamıyorum fakat tabi ki taşlaşmış insan diye bir şey yok.
Volkanik külün altında kalan canlılar, kül soğuyup donana kadar kaldıkları pozisyonda vücutları kadar bir hacim işgal etmişler. Bedenleri zamanla çürüyüp yok olduğunda, volkanik materyalin altında can verdikleri form ne ise, o şekilde bir boşluk oluşmuş. Arkeologlar da bu boşlukları kalıp gibi kullanıp içlerini doldurarak, ölen kişinin o anki pozisyonunu birebir gösteren heykeller elde etmişler. Bu heykeller de bugün Pompeii’de sergileniyor. İçlerinde bir adet de köpekcik var.

Felakette ölmüş insanların, volkanik materyalin içindeki boşlukların doldurulmasıyla elde edilen figürleri

Pompeii’ye Nasıl Gidilir?
Pompeii’ye gitmek için bence Napoli’de ya da Sorrento’da kalıyor olmakta fayda var.
Amalfi’den gitmek isterseniz, yolda çok vakit harcarsınız. Amalfi’nin virajlı yollarını düşününce, pek öneremiyorum.
Napoli’de ya da Sorrento’da kalıyorsanız, Circumvesuviana treniyle (bizim banliyö treni gibi bir şey) Pompeii’ye (Pompeii Scavi tren istasyonu) ulaşabilirsiniz.
Salerno’da kalırsanız 40 dakika gibi bir sürede önce Napoli’ye gelip, tren istasyonundan çıkmadan tekrar Circumvesuviana trenine binebilirsiniz. Ekstra 1 saat daha koyun yani Napoli ya da Sorrento’dan gitmenin üzerine.
Biz bu sebepten 2 gece Sorrento’da kalmayı ve 1 günümüzü Pompeii’ye ayırmayı tercih ettik.
Circumvesuviana treni gündüz saatlerinde kabaca 20 dakikada bir kalkıyor. Sorrento’dan 40 dakika kadar sürüyor. Gidiş geliş bilet 4.5 € idi (2018 Ağustos Fiyatı). Napoli’den de aynı fiyat olması lazım. Zaten bu hattın başlangıç noktası Napoli, bitiş noktası da Sorrento işte.

Pompeii'de Duvar Resimleri
Pompeii’ye Giderken Mutlaka Aklınızda Bulunsun Dediklerim:
Gitmeden Pompeii ile ilgili bir şeyler okuyun, yoksa döndüğünüzde kendinizi “adamlar taşlaşmış yaa” gibi saçma sapan şeyler söylerken bulabilirsiniz. Alan çok geniş. Tamamını gezmek isterseniz 8 saat sürüyor. Standart rota ise 2 – 3 saat arası sürüyor. Biz 5 saat kadar rehbersiz gezdik. Hiç okumadan rehbersiz gezerseniz etrafa boş boş bakmak durumunda kalabilirsiniz.
Audio Guide almayın! Biz aldık ve hiç kullanışlı tasarlanmadığı için faydasını görmedik. Civarda bir sürü rehber dolaşıyor, illa guide istiyorsanız onlara dahil olabilirsiniz. 2 Saatlik rehberli tur ücreti kişi başı 15 €. Pompeii giriş bileti de 15 €. Rehberli Tur + Pompeii Girişi + Gidiş Dönüş Tren Bileti 34.5 € yapıyor ☹
Yanınıza mutlaka termos gibi bir şey alın. Pompeii’de bir sürü çeşme var. Biletinizi alırken verdikleri haritada çeşmelerin yeri işaretli. Mis gibi dağ suyunu içmek varken plastiğe doldurulmuş suya boş yere para vermeyin.
Yanınıza yiyecek bir şey alın. İçeride restoranımsı / marketimsi yerler var. Antik şehirden çıkışta da var; ama bunlar aşırı turistik ve kazıklamasyon yerler. Zaten bütün Avrupalı turistler bir noktada yol kenarına çöküp yanlarında getirdikleri sandviçi, meyveyi filan yiyor. Bizim neyimiz eksik?
Villa of the Mysteries’i ziyaret edin! Biz beş saatin sonunda o kadar yorulduk ki (ve yazın aşırı sıcak tabi) tekrar dönüp buraya çıkamadık. Meğer en görülmesi gereken yerlerden biri burasıymış, yeri biraz terste kalıyor.
Hamamı ziyaret edin! 2000 yıl önce duvarların içinden ısıtmalı sıcak odaların olduğu bir hamamı başka bir yerde görmeniz pek mümkün değil.
Yazın gidiyorsanız epey sıcak olacak. İleri geri çok fazla yürümeniz gerekecek. Antik kaldırımlarda düşme tehlikesi atlatacaksınız. Buna göre giyinin.
Bir de unutmadan, Vezüv + Pompeii günübirlik otobüslü turlar var. Fiyatını hatırlamıyorum; ikisini sıkıştırayım tek güne bitsin derseniz tercih edilebilir. Biz Vezüv’e çıkmadık, yaz sıcağında tepenizde hiçbir gölgelik olmadan yürümek gerekiyor, pek iyi bir fikir gibi gelmedi ve Pompeii'ye daha fazla zaman ayırmayı tercih ettik.
#italyagezisi #italyagezirehberi #ArkeolojiMüzesi #Müze #AntikRoma #Mitoloji #Pompeii #PompeiiGezisi #PompeiiGeziRehberi #Napoli #Sorrento #Amalfi